3. Sosyal Psikoloji Kongresi, İstanbul, Türkiye, 20 - 21 Aralık 2019
Benlik kurguları sosyal psikoloji literatüründe kararlı
ve dispozisyonel yapılar olarak değerlendirilse de (Markus ve Kitayama, 1991);
bazı çalışmalar özerk veya ilişkisel bir benlik kurgusunun belirli yöntemlerle
aktive edilebildiğini öne sürmektedir (örn. Stapel ve Koomen, 2001). Bu yöntemlerden
en yaygın kullanılanlar arasında Aileyle ve Arkadaşlarla Benzerlikler/Farklılıklar
(AABF) (Tramifow, Triandis ve Goto, 1991), Zamir İşaretleme (Zİ) (Gardner,
Gabrielle ve Lee, 1999) ve Eşikaltı Hazırlama (EH) (Oishi, Wyer ve Colcombe,
2000) yöntemleri bulunmaktadır (bkz. Oyserman ve Lee, 2008). Bu çalışma, söz
konusu hazırlama yöntemlerinin etkililiğini dört farklı benlik kurgusu ölçümü
ile sınamaktadır. Bu ölçümlerden (1) Özerklik-İlişkisellik Ölçeği (ÖİÖ), bu
yönelimleri iki ayrı boyut olarak ölçmektedir (Kağıtçıbaşı, Baydar ve
Cemalcılar, 2006). (2) Çizim görevi, benlik kurgularını katılımcıların boş bir
kağıda çizdikleri öğelerin (insan, ev vs.) sayısı vasıtasıyla ölçmektedir
(Masuda ve ark., 2008). (3) On İfade Testi (OİT), katılımcıların “ben” sözcüğüyle
başlayan on boşluğu doldurması suretiyle benlik kurgusunu ölçmektedir (Kuhn ve
McPartland, 1954). (4) Kelime bulmaca görevi (örn. Ciarocco,
Vohs. ve Baumeister, 2010) ise,
içerisinde gizlenmiş özerk ve ilişkisel kelimelerin yer aldığı bir harf matrisinden
katılımcıların buldukları kelimeler ve bulma sıraları incelenerek benlik
kurguları hakkında bilgi sağlayan bir ölçüm olarak kullanılmıştır. Bu araştırma
kapsamında, üç çalışma gerçekleştirilmiştir. Birinci çalışmada, AABF ve Zİ
görevlerinin çizim görevi ve ÖİÖ üzerindeki etkileri; ikinci çalışmada EH ve Zİ
görevlerinin kelime bulmaca görevi üzerindeki etkileri; üçüncü çalışmada ise EH
yönteminin OİT ve ÖİÖ üzerindeki etkileri incelenmiştir. Her üç çalışmada da uygulanan
değişimleme yöntemlerinin benlik kurguları üzerinde herhangi bir etkisine
rastlanmamıştır (tüm p’ler > .05).
Bu araştırmanın sonuçları, benlik kurgularının dispozisyonel ve kararlı bir
yapı olduğuna işaret etmektedir (Levine ve ark., 2003). Son yıllarda önem
kazanan tekrarlanabilirlik krizi ve p-korsanlığı problemi de göz önünde
bulundurulduğunda (Francis, 2012; Wicherts ve ark., 2016); bu çalışmanın
sonuçları, benlik kurgularının değişimlenmesine dayalı araştırmaların
sonuçlarının daha dikkatli değerlendirilmesi gerekliliğini ve bu
araştırmalardaki manipülasyon kontrolünün önemini vurgulamaktadır.